Miras davasında mahkeme masrafları, ölümden sonra kalan malvarlığının paylaşımında davayı kaybeden tarafça ödenir. Bu davada, davayı açan taraf davalılardan miras payını talep eder. Davalı taraf ise davacının mirasçı olmadığını veya hakkının daha az pay olduğunu öne sürebilir. Miras davalarında davacı taraf mahkeme masraflarını ve avukat ücretini ödemelidir. Dava masrafları içinde dava harçları, bilirkişi ücretleri ve avukat ücretleri bulunur. Öte yandan bazı durumlarda miras davası mahkeme masrafları ve avukat ücretleri davalı taraflara ödetilir. Miras davası hakkında bilinmesi gereken tüm detayları bu yazımızda bulabilirsiniz.
Miras Davası Nedir?
Miras davası Adalet Bakanlığı Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğü tarafından yayınlanan istatistik raporlarına göre hukuk mahkemelerinde en çok görülen davalardandır. Veraset işlemine ilişkin uyuşmazlıklar miras davasının ana konusunu oluşturur. Bir kişinin ölümünden sonra malvarlığı hak sahipleri arasında belirli oranda pay edilir. Ölen kişinin kalan malvarlığını paylaşılması sürecinde hukuka aykırı bir durum olduğunda miras davası açılır. Miras davası, aile mahkemelerinde en sık görülen davaların başında gelir.
Miras davası, murisin malvarlığı ve mülklerinin yasal varisleri arasında nasıl paylaştırılacağını hukuka uygun olarak sonuçlandırır. Bir kişi ölünce geride bıraktığı ev, banka hesapları ve taşınabilir mallar yasal varisleri arasında miras yoluyla dağıtılır. Miras davası genellikle ölen kişinin vasiyeti varsa veya yoksa yasal mirasçılar arasında mirasın adil bir şekilde dağıtılması amacıyla açılır. Yasal mirasçılar, ölen kişinin kanuni mirasçılarıdır ve genellikle çocuklar, eş, anne-baba ve kardeşler gibi akrabalardan oluşur.
Miras Davasında Mahkeme Masrafları
Miras davasında yargılama giderleri arasında dava masrafları, dava harçları, bilirkişi ücretleri, avukat ücreti gibi çeşitli unsurlar vardır. Bu masraflar öncelikle davayı açan kişi tarafından ödenmesi gereken masraflardır. Ancak bazı durumlarda avukat ücreti ve yargılama giderlerini davalı taraf karşılar. Bu masraflar, davaya taraf olan taraflar veya mirasın dağıtılmasından sorumlu olan varisler tarafından karşılanır. Miras davasında masrafların davalı tarafın ödemesini gerektiren durumlar şunlardır:
- Davalı taraf, davayı ağır kusuruyla kaybetmişse tüm masrafları öder.
- Davalı taraf, davayı kazansa bile davacının uğradığı zararı tazmin etmek zorundaysa masrafları ödemekle yükümlüdür.
- Davacı taraf davayı kazanmış olsa bile masrafları ve avukat ücretini ödemeye gücü yetmiyorsa hakim yargılama giderini davalı taraftan talep eder.
Miras davalarında dava masrafları ve avukat ücreti davanın niteliğine ve davacının talep ettiği miktara göre değişir. Mahkemeye başvuru için gerekli olan başvuru harçları bu masraflar arasındadır. Dava için gerekli olan bilirkişi raporları, tanık ifadeleri veya diğer delil toplama işlemleri ne kadar çoksa yargılama giderleri o kadar artar. Miras davasında mahkeme masrafları davanın karmaşıklığına, varislerin anlaşmazlıklarına ve mahkeme sürecinin uzunluğuna bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Davaya taraf olan yasal mirasçılar bu masrafları ödemekle yükümlüdür.
Miras Davasında Avukatlık Ücreti
Miras davasında avukat tutmak dava sürecinde hak kaybı yaşamamak açısından son derece önemlidir. Dava için gerekli olan tanık ifadeleri veya delil toplama işlemlerinin hukuka uygun olarak sonuçlanması gerekir. Bu yüzden alanında uzman bir miras avukatından profesyonel destek almak davanın kazanılmasında önem taşır. Her avukat, kendi ücret politikasını belirler ve bu nedenle avukatlık ücretleri geniş bir aralıkta olabilir. Miras davasında avukatlık ücretleri sunulan hizmete ve davaya katılan tarafların taleplerine göre değişiklik gösterir. Miras davası ne kadar uzun sürerse, avukatın harcadığı zaman ve çaba da o kadar artar. Bazı avukatlar saatlik ücret alırken, diğerleri belirli bir dava için sabit bir ücret belirleyebilir.
Miras davası, bir vasiyetin geçerliliği, malvarlığının dağıtımı, borçların ödenmesi gibi çeşitli konuları kapsar. Bu nedenle miras davasının açılması ve davacının taleplerine göre avukatlık ücretleri değişebilir. Miras hukuku alanında uzman ve tecrübeli avukatlar genellikle daha yüksek ücret talep ederler. Avukatın miras davalarındaki deneyimi ve uzmanlığı, müvekkilin lehine daha etkili bir dava yönetmesine yardımcı olabilir. Miras davası açmadan önce Avukatlık ücreti genellikle avukat ile müvekkil arasında bir sözleşme ile belirlenir. Müvekkil, avukatlık ücretleri hakkında tam bir açıklama ve yazılı bir anlaşma almalı ve bu konuda şeffaf olmalıdır.
Miras Davasında Avukat Seçimi
Miras avukatının önemi, yasal mirasçılar arasında hak kaybı yaşanmadan mal paylaşımı yapılmasını sağlar. Murisin vasiyeti üzerine yapılan mirasta mal paylaşımı çeşitli anlaşmazlıkları beraberinde getirir. Türk Medeni Kanunu’na göre miras davasında avukat tutmak şart değildir. Ancak alanında uzman bir avukatın desteği ile dava çok daha hızlı bir şekilde görülür. Miras hukuku genellikle özel bir hukuk alanı olduğundan bu tür davalarda avukatın deneyimi ve uzmanlığı önemlidir. Bu konuda tecrübeli bir avukat, miras davası sürecini daha etkili bir şekilde yönetir. Miras davası için tutmak istediğiniz avukatın geçmiş müşterilerinden alabileceğiniz referanslar, profesyonellik, etkinlik ve müşteri memnuniyeti konusundaki performans hakkında bilgi sahibi olmanızı sağlar. Miras avukatının ücretlendirme politikasını dikkat ederek doğru seçimi yapabilir, miras davanızda profesyonel hukuki destek alabilirsiniz.
Miras Davası Zamanaşımı Süresi
Miras davası hak düşürücü süre davanın niteliğine bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Bazı miras davalarında 1 yıllık zamanaşımı süresi varken bazılarında 10 ve 20 yıllık süreler mevcuttur. Örneğin mirasçılık belgesinin iptali davasında zamanaşımı süresi yoktur ve isteyen her zaman açılabilir. Miras hukukuna göre denkleştirme davası 10 yıl içinde açılmalıdır. Tenkis davası, hak sahiplerinin payına tecavüz edildiğini öğrenmesinden itibaren 1 yıl ve murisin ölümünden ya da itibaren 5 yıl içinde açılmalıdır.
Miras Davası Nasıl Açılır?
Miras davası açarken görevli ve yetkili mahkemeye resmi başvuruda bulunmak yeterlidir. Avukat olmadan da miras davası açılabilir. Bu davaların türüne göre görevli mahkemenin değişmesine dikkat edilmelidir. Çünkü miras davalarında ya Sulh Hukuk Mahkemesi ya da Asliye Hukuk Mahkemesi görevlidir. Türk Medeni Kanunu’nun m. 576 hükmünde mirasın paylaştırılması, tenkis, miras sebebiyle istihkak ve tasarrufun iptali davaları murisin yerleşim yeri mahkemesinde görülür. Bu tür davalar için resmi başvuru yapmadan önce yasal mirasçıların kimler olduğu belirlenmelidir. Bu şekilde dava dilekçesi tüm hak sahibi yasal mirasçılara tebliğ edilir. Tarafların kim olduğu ve açık adresleri doğru tespit edilmediğinde süreç daha yavaş ilerler.
Hangi Durumlarda Miras Davası Açılır?
Miras davası açma şartları tereke üzerinde hak sahiplikleri ve miras paylarının paylaştırılması sırasında uyuşmazlık çıkmasını gerektirir. Eğer vefat eden, tasarruf özgürlüğünün sınırlarını aşarak mirasçıların saklı paylarına tecavüz eden tasarruflarda bulunursa dava açılır. Geriye dönük miras hakkı alınması için yetkili mahkemeye tenkis davası açılmalıdır. Bunun dışında vefat edenin sağlar arası ve ivazsız tasarruflarının terekeye iade edilmesi için denkleştirme davası açılır. Bu da miras hukukunda geriye dönük miras davası niteliğindedir.
Miras hukuku kapsamında görülen davalardan bir diğeri izale-i şüyu davasıdır. Bu, mirasçılar tarafından paylı olunan mallar üzerindeki paydaşlığa son verilerek kişisel mülkiyete geçiş amaçlanır. Ancak miras paylaşımı yapılmadan hak sahipleri miras payları üzerinde kişisel mülkiyete geçemezler. Kanuna göre yasal mirasçı ya da atanmış mirasçı olup olmadığı fark etmeksizin tüm mirasçılar pay sahibidir. Miras davası açarken hak kaybı yaşamamak için uzman avukattan destek alınması önerilir.
Ayrıca Bakınız: İhtiyaç Nedeniyle Tahliye Davası Ne Kadar Sürer?