Ceza Davasında Kast Nedir?

Ceza davasında kast en basit haliyle failin suçun kanunlarda belirlenen unsurları bile isteye gerçekleştirmesidir. Suçun oluşması için gerekli temel unsurlar arasında kast ilk sırada yer alacaktır. Kişinin kastı olmadığı durumlarda, suç oluşmayabilir ve fail ceza almayabilir. Ancak birçok farklı kast türü ve tanımı da bulunmaktadır.

Kastın en temel haliyle iki unsuru bulunmaktadır. Bilmek ve istemek kastın oluşmasında etkili unsurdur. Kanunlarda belirlenen tanımlardaki unsurları bilmesi ve suçu bu tanımlara göre suçu arzulaması ve suçun sonucunu öngörmesidir. Ceza davasında kast yargılama sürecinin seyrini belirleyecek en temel unsurlar arasında yer almaktadır.  

Kasten İşlenen Suçlar Ne Demek?

Kasten işlenen suçlar adından da anlaşılacağı üzere kişinin bilerek ve isteyerek bu suçları işlemesidir. Failin aktif bir davranış içinde bulunması ile işlenen suçlar icrai suçlar olarak tanımlanmıştır. Bu kapsamda örnek vermek gerekirse kasten öldürme, kasten yaralama ve hakaret gibi suçlar icrai suçlar arasında gösterilmektedir.

Bir diğer unsur ise ihmali suçlardır. İhmali hareketle işlenen suçlar bu kapsamda değerlendirilir. İhmali hareket ise kanunun işlenmesini emrettiği fiilin işlenmemesidir. Ceza davalarında kast unsurunun detaylıca incelenmesi ve deliller ile ifadelerin bu kapsamda doğru değerlendirilmesi önemlidir. Bu nedenle ceza davasında çalışacağınız avukatın uzmanlığı yargılamanın seyrinde son derece önemlidir.

Özel Kast ve Genel Kast Nedir?

Özel Kast ve Genel Kast Nedir

Özel kast genel kast ayırımı hukuk sistemimiz içinde Türk Ceza Kanunu (TCK) kapsamında düzenlenmemiştir. Ancak pratikte incelendiği zaman, eğer failin iradesi direkt sonucu gerçekleştirmeye yönelikse, diğer bir ifadeyle söz konusu fiili işlerken belirli bir saik ile hareket ediyorsa burada özel kast olduğu düşünülür. Eğer fail sadece bilme ve isteme iradesi ile bu eylemleri yapmışsa o zaman genel kast ortaya çıkacaktır.

Genel kast en basit şekliyle suçun kanunu tanımlardaki unsurlar bilinerek ve istenerek işlenmesidir. Özel kast ise genel kasta ek olarak kişini suçun işlenmesi için özel bir amaca sahip olmasıdır. Suçun sonucu bilerek ve isteyerek gerçekleştirmesinin yanı sıra bu sonucun gerçekleşmesi için özel bir amacı olması anlamına gelir. Özel kast için örnek vermek gerekirse hırsızlık suçunda kişinin hırsızlık yapmak için bir başkasına zarar vermesi bu kapsamda değerlendirilmektedir.

Ceza Davasında Kast Çeşitleri Nelerdir?

Kast türleri kendi içinde suçun işlenişi ve diğer değişkenlere göre belirlenir. Her ceza davası için kast unsuru farklılık gösterebilir. Yargılamanın sonucunu da bu tür unsurlar belirleyeceği için mutlaka detaylıca incelenmesi gerekecektir.

Ceza davalarında kast türleri ise kısaca şu başlıklar altında toplanmaktadır:

  • Doğrudan Kast – Olası Kast
  • Ani Kast – Tasarlama Kastı
  • Başlangıç Kastı  – Eklenen Kast
  • Zarar Kastı

Ceza davalarında kast unsurları kendi türleri için de farklı tanımlamalara sahiptir. Her bir unsur için ilgili kanunlarda farklı tanımlamalara yer verilmiştir. Cezanın oluşmasında ve dava sürecinin seyrinde bu kast unsurları dikkate alınmaktadır. Kast türlerinin dava sürecinde iyi belirlenmesi şarttır.  

Olası – Doğrudan Kast Nedir?

Olası kast örnekleri ya da diğer bir ifadeyle doğrudan kast örnekleri incelendiğinde bu unsurun ceza davalarında dikkat çektiği görülmektedir. Doğrudan kast, kişinin hedefine yönelen kastı ifade eder. Failin suçun maddi unsurları bakımından bilgisinin tam olduğu durumlarda ortaya çıkar. Olası kastta ise kişinin asıl hedefinin yanında başka sonuçların da ortaya çıkabileceği öngörülmesine rağmen bu durumun kabullenilerek eylemi meydana getirmesi olarak tanımlanabilir.

Türk Ceza Kanunu ilgili maddelerinde kast ile ilgili olarak, bir kişinin suçu kanunlarda tanımlanan unsurların gerçekleşebileceğinin öngörülmesine rağmen, fiili işlemesi halinde gerçekleşmesi olarak olası kast tanımlanmıştır. Ceza davalarında kast bu yönüyle dikkate alınmaktadır.  

Kast Neye Göre Belirlenir?

Kastın belirlenmesi sürecinde de birçok unsur dikkate alınmaktadır. Kastın belirlenmesi ispata ilişkin bir husus olması nedeniyle ceza muhakemesini ilgilendiren bir konu olsa da maddi ceza hukuku kastın belirlenmesiyle ilgilenmeyecektir. Burada amaç ve saik unsurları devreye girer. Amaç, failin tipe uygun eylemiyle hedefini ifade eder. Burada önemli nokta ise failin davranışını tipte aranan amaca göre yönlendirmesi ve amacına uygun harekette bulunmasıdır.

Saik ise faili eylemi işlemeye iten kasttan önce gelen düşünce olarak tanımlanır. Kastın ön aşaması olarak da tanımlanan bu unsurlar, amaç ve saik tipikliğin unsuru değilse, faile verilecek cezanın bireyselleştirilmesinde dikkate alınacaktır. 

Kast Olmadan Suç Olur Mu?

Doğrudan kast ya da diğer kas türlerinin oluşması suçun oluşması için elzemdir. Türk Ceza Kanunu 21’inci madde kapsamında suçun oluşması kastın varlığına bağlı olarak gösterilmiştir. Bu kapsamda kast, tüm suçların unsurlarından biri olarak değerlendirilmektedir. Suçu tanımlayan düzenleme ile kastın aranmadığını açıkça belirtilmişse, taksirle işlenen bir suç değilse, suç yoktur.

Kast, kişi ile işlediği suçun maddi unsurları arasındaki psikolojik bağı ifade eder. Suçun kanunu tanımdaki maddi unsurlarının bile isteye gerçekleştirilmesi kastın varlığı için zorunludur. Suçun belirlenmesinde bu tür unsurlar delillere göre detaylı şekilde incelenmelidir.

Taksir Nedir?

Taksir ise ceza davalarında öne çıkan bir diğer önemli kavramdır. Taksir kısaca, failin suç tanıma uyan hukuka aykırı eylemi iradi şekilde neden olmasını ifade eder. Ancak burada ortaya çıkan sonuç öngörülmez veya öngörülmüş olsa bile istenmemiş olmasıdır. Taksir istisnai bir haksızlık sebebi olup kural olarak suçlar kasten işlenir.

Taksir ile işlenebilecek olan suçlar kanında açıkça belirlenmiştir. Taksirli suçlar arasında öldürme, yaralama, iflas, genel güvenliğin tehlikeye atılması gibi birçok farklı unsur yer almaktadır. Kişi çevreyi kirlettiğinde de bunu taksirle gerçekleştirmiş olabilir. Birçok farklı taksirle suç örneği gösterilmesi mümkündür. Kasten ve taksirle işlenen suçlar için de yargılama süreçleri farklılık gösterecektir.  

Taksir Türleri Nelerdir?

Taksir Türleri Nelerdir

Taksir türleri de yine kastta olduğu gibi kendi içinde birçok farklı alt başlık altında incelenmektedir. Taksir türlerinden bazıları ise şöyledir:

  • Bilinçli Taksir: Yapılan eylemin sonucu fail tarafından öngörülmesi ancak sonucun istenmemesidir.
  • Bilinçsiz Taksir: Kişinin dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı olarak öngörülmesi mümkün sonucu öngöremeyerek hareket etmesini ifade eder.

Bilinçli ve bilinçsiz taksir kapsamında sonuçlar farklılık gösterebilir. Bu nedenle ortaya çıkan unsurların detaylı bir şekilde incelenmesi ve kişinin suçu kasten mi yoksa taksir ile mi işlediğine bakılması gerekecektir. Öte yandan bilinçli taksir cezayı ağırlaştıran bir neden olarak gösterilmektedir. Yine bu konularda da Türk Ceza Kanunu kapsamında düzenlemelere yer verilmiştir.

Taksir Unsurları Nelerdir?

Taksir unsurları ise taksir türünün belirlenmesinde ve yargılama sürecinde doğru kararlar verilmesinde önemli bir unsur olarak değerlendirilebilir. Bu kapsamda taksir unsurları arasında kısaca şunlar yer alacaktır:

  • Fiilin taksirle işlenebilen bir suç olması,
  • Söz konusu hareketin iradi olması,
  • Sonucun öngörülebilir olması,
  • Dikkate ve özen yükümlülüğüne aykırılık,
  • Nedensellik bağı.

Taksirden söz edilebilmesi için hukuka aykırı davranış ile sonuç arasında bir neden sonuç ilişkisinin bulunması önemlidir. Eğer kişi dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davranmasaydı sonuç meydana gelmezdi. Bu durum nedensellik bağı olarak tanımlanabilir. Ceza davasında kast ve taksir unsurları bu tür detaylara göre belirlenir ve her duruma göre farklılık gösterir.

Ayrıca Bakınız: Kasten Yaralama Suçu ve Cezası

Click to rate this post!
[Total: 0 Average: 0]

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir