Boşanmada aldatma delilleri birden farklı nedenleri içerir. Bu tür davalarda elde edilen delillerin elbette hukuk kapsamında elde edilmiş olması zorunludur. İspatlanmış davalarda mahkeme kararına mesnet oluşturabilen bu deliller ile ilgili tüm detaylar yazımızın devamından ulaşabilirsiniz. Sıralayacağımız deliller aldatmanın ispat edilmesi amacıyla kullanılabilirken elde edilme şekline dikkat edilmelidir. Haliyle mahkemede geçerliliğini yitirebilir. Boşanma davalarının açılması ve yürütülmesi hakkında detaylı bilgi almak ve detaylı rehberimize ulaşmak için tıklayın.
Boşanmada aldatma delilleri kapsamında aşağıdaki kategorilerde veri sunabilirsiniz;
- Elektronik deliller
- Yazılı deliller
- İşitsel deliller
- Görsel deliller
- Resmi kayıtlar
- Tanık beyanları
Bunlara ek olarak diğer deliller kapsamında eşin farklı birinden çocuk sahibi olması veya eve yaşaması amacıyla başka birini almasın da boşanmada aldatma delilleri kapsamında değerlendirilmektedir.
Delillerin Hukuka Uygunluğu Neden Önemli?
Delillerin hukuka uygun olması, mahkeme kararı açısından çok önemlidir. Bu süreçte dikkat edilmesi gerekenler şu şekildedir;
- Elde edilen delillerin özel hayatın gizliliğini ihlal etmemesi gerekir.
- Verilerin hukuka uygun olması şarttır.
- Telefonlara yüklenen casus programlarından elde edilen tüm veriler hukuka aykırıdır. Fakat telefon görüşmelerinin hoparlöre alınarak dinletilmesi hukuka uygun olarak değerlendirilir.
- Gizli alınan görütü ve ses kayıtları genel olarak hukuka aykırıdır. Fakat aldatmayı ortaya çıkarmak için alınmış ise bazen kabul edilebilir.
- Sadece aldatma vakıasını kanıtlamak için elde edilmelidir. Özel hayata dair deliller hukuk kapsamında değerlendirilmez.
Aldatma Delilleri Neler?
Boşanmada aldatma delilleri neler;
- Otel odasında birliktelik
- Eve başka birini alarak geceyi beraber geçirmek
- Savcılık soruşturma dosyaları
- Başka birinden çocuk sahibi olmak
- Banka hesap kayıtları
- Kredi kartı ekstreleri
- Ses kayıtları
- Whatsapp mesajları
- Ceza davası dosyaları
- SMS’ler
- Telefon kayıtları
- Uçak biletleri
- Fotoğraflar
- Video kayıtları
Aldatma Delilleri için Hukuka Aykırı Durumlar Nelerdir?
Bu tür davalarda aldatma delillerinin hukuka uygun olması gerektiği unutulmamalıdır. Bazı hallerde geçerlilik kazanmayan deliller de bulunur. Bunlar;
Dedektiflik Hizmetleri: Dedektiflik hizmeti alarak eşin takip edilmesiyle beraber elde edilen deliller, özel hayatın gizliliğini ihlal etmektedir. Bu durum hukuka aykırıdır.
Takip veya Casus Programları: Bilgisayar veya telefona yüklenen birtakım yazılımlarla veri elde edildiğinde mahkeme bu delilleri kabul etmeyebilir. Çünkü bu veriler kişisel verilerin korunmasına yönelik yasaları ihlal etmektedir.
Gizli Görüntü ve Ses Kayıtları: Özel hayatın gizliliğini ihlal eden gizli görüntü ve ses kayıtları hukuka aykırı olarak kabul edilir.
Görgüye Dayanmayan Beyanlar: Aldatmayı destekleyen fakat görgüye dayanmayan tanık beyanları geçersizdir. Bu yüzden tanığın doğrudan aldatma eylemini görmüş olması gerekir.
Boşanmada Aldatma Delili Olarak Tanık Beyanları
Boşanma davalarında aldatma iddiası varsa tanık beyanlarının önemli bir yere sahip olduğu unutulmamalıdır. Fakat bu beyanların da belirli şartları karşılaması gerekir.
Delillerle Desteklenmesi: Normal şartlarda tanık beyanları tek başına yeterli değildir. Aldatma iddiasının kanıtlanması için yukarıda sıraladığımız deliller ile desteklenmesi şarttır.
Hakim Sorgulaması: Tanık beyanları başlangıçta hakim tarafından sorgulanır ve değerlendirmeye alınır. Tanığın beyanlarının doğruluğu test edilirken çelişkili ifadeler kullanmaması ve beyanlarında ısrarcı olması gerekir.
Tanık Görgüsü: Tanığın bizzat aldatma eylemini duymuş veya görmüş olması gerekir. 3. şahıslardan duyulan beyanlar mahkemede boşanmada aldatma delilleri kapsamında değerlendirilmez. Örnek olarak tanık, kişinin başka biriyle otel odasında beraber kaldığını görebilir ve bu beyan olarak sunulabilir. Aynı durumu duyması beyan oluşturmamaktadır.
Aldatma Delili Olarak Ses Kaydı
Boşanmada aldatma delilleri kapsamında elde edilen ses kayıtları sadece hukuka uygun olarak kullanılabilir. Aldatan eşi bilgisi bulunmadan alınan ses kayıtları, mahkeme tarafından özel hayatın gizliliğini ihlal eder ve geçerli kabul edilmeyebilir. Fakat aldatmayı açık bir şekilde ortaya koyuyor ve başka bir delile gerek duyulmuyorsa mahkeme tarafından değerlendirilebileceği unutulmamalıdır.
Hukuka uygun olarak elde edilen ses kayıtlarında örnek olarak, eşin aldatma durumunu ses kaydıyla itiraf etmesi gerekir. Bu durum bir delil olarak değerlendirilmeye alınabilir. Fakat planlı ve sürekli özel hayatın ihlaline neden olabilecek şekilde gizli ses kayıtlarının alınması geçersiz sayılabilir. Özetle, ses kaydının geçerli olması hem içeriğine hem de elde edilme şekline bağlı olarak değişmektedir.
Aldatma Delili Olarak Telefon Mesajları
Boşanmada aldatma delilleri sürecinde telefon mesajlarının delil olabileceği bilinmelidir. Ancak ne şekilde bu mesajların elde edildiğine bakılmaktadır. Somut olaylar ayrı ayrı değerlendirilirken taraflar arasında yapılan mesajlaşmalar delil kapsamında ele alınabilir. Ancak tarafın şifre kırma sonucu telefon içeriğine ulaşması veya gizli olarak mesajları okuması gibi durumlar özel hayatın gizliliğini ihlal etmektedir.
Aldatma Delili Olarak Fotoğraf
Boşanma davalarında bir fotoğrafın delil olarak kabul edilmesi için birtakım kriterlere sahip olması gerekir. Ortak konutta bulunmuş olmak, başkalarının görebileceği şekilde yayınlanmak veya halka açık bir yerde fotoğrafın çekilmiş olması şarttır. Bu kapsamda en önemli durum, fotoğrafın ne zaman çekildiğinin de net olarak kanıtlanması gerektiğidir.
Sosyal Medya Yazışmaları Aldatma Delili Sayılır mı?
Boşanmada aldatma delilleri sürecinde sosyal medya yazışmalarının hukuka uygun olarak elde edilmesi gerekir. Bu süreçte sahte bir hesapla elde edilen yazışmalar kanıt kapsamında değerlendirilmeyebilir. Yani farklı bir kimlik üzerinden yapılan yazışmalar delil olarak sayılmaz. Fakat eşlerden birinin sosyal medya hesabı üzerinden resim, yazı, görüntü veya farklı bir veri paylaşması delil kapsamında ele alınabilir.
Boşanma Davalarında Delillerin Sunulma Zamanı
Dava sürecine kadar gerekli olan dilekçe kapsamında tüm savunma ve iddiaların tamamı mahkemeye sunulmalıdır. Ön inceleme duruşması yapılırken mahkeme her iki tarafa da dilekçede aktardıkları ancak mahkemeye henüz sunmadıkları delilleri hazırlamaları için 14 günlük bir süre tanır. Bu aşamadan sonra tahkikat başlatılır veya savunma değiştirilebilir ya da genişletilebilir. Taraflardan birinin ön incelemeden sonraki 2 haftalık sürede ilgili delili sunmaması halinde söz konusu delilden vazgeçtiği kabul edilir.
Boşanma Davalarında Delil Sunmak Zorunlu mu?
Bu tür davalarda delil sunmak zorunludur. Çünkü taraflardan birinin boşanma nedenini ispatlaması gerekir. Aynı zamanda karşı tarafın iddialarını çürütmek gibi bir yükümlülük söz konusudur. Sadece tarafların dilekçelerinde yer alan deliller üzerinden değerlendirme yapan mahkeme, delillerin sunulmaması halinde iddiaları dikkate almaz ve dava reddine kadar gidebilir.
Delil sunulmaması halinde mahkemeler sadece dilekçede bulunan bilgilere dayanarak karar vermektedir. Usulüne uygun hazırlanıp sunulmayan deliller dikkate alınmayacağı gibi davanın kaybedilmesine sebep olabilir. Anlaşmalı boşanma halinde delil sunma zorunluluğu yoktur. Mahkeme bu tür durumlarda sadece anlaşma protokolünü incelemektedir. Bu süreçte uzman bir boşanma avukatı ile çalışmayı unutmayın.
Boşanmada Aldatma Delilleri Hakkında Bilinmesi Gerekenler
Boşanma davasında aldatma delilleri sürecinde aşağıdaki durumlara da dikkat edilmelidir; Daha detaylı bilgi için ilgili kanuna buradan ulaşabilirsiniz.
- İspat edilemeyen durumlarda kusurlar dikkate alınmayabilir.
- Elde olmayan nedenlerle gerçekleşene vakıalar ya da iradi sayılmayan olaylar, kusur belirlenmesinde dikkate alınmamaktadır.
- Üzerinden uzun zaman geçen olaylarda deliller kabul edilmeyebilir.
- Boşanma ihtarı çeken eşin, ihtar tarihinden önce yaşadığı olayları affetmiş olacağı kabul edilmektedir. Yani terk ihtarından önceki olaylar kusur olarak dikkate alınmaz.
- Tarafların barışma tarihinden önceki olaylar hoş görülmüş kabul edilir. Örneğin tarafların bir araya gelerek birlikte yaşamaya başlaması ya da çocuk yapmış olmaları, barışma kabul edilmektedir.