Trafik kazasında Ölen Kişinin Ailesinin hakları doğrultusunda maddi ve manevi kayıplarını gidermek için başvuracağı bazı yollar şu şekildedir;
1. Maddi Tazminat
Trafik Kazasında Ölen Kişinin Ailesinin Hakları doğrultusunda maddi zararlarını tazmin edebilmek için mahkemeye başvurabilir. Bu tazminat, ölen kişinin gelirine, aileye sağladığı maddi katkıya ve ölüm nedeniyle oluşan diğer maddi kayıplara bağlı olarak belirlenmektedir. Maddi tazminat talebinde bulunulabilecek konular arasında cenaze masrafları, ve ölen kişinin destekten yoksun kalan aile bireyleri için gelecekteki maddi kayıpları yer alabilir.
2. Manevi Tazminat
Ölen kişinin ailesi, trafik kazası nedeniyle yaşadıkları manevi acı ve üzüntü için mahkeme yoluyla manevi tazminat talep edebilmektedir. Manevi tazminat miktarı, olayın niteliğine, aile üyelerinin yaşadıkları manevi zarara ve diğer ilgili faktörlere göre mahkeme tarafından belirlenir.
3. Sosyal Güvenlik Hakları
Ölen kişinin Sosyal Güvenlik Kurumu’na bağlı olması durumunda, ailesi Sosyal Güvenlik Kurumundan dul ve yetim aylığı gibi sosyal güvenlik yardımları alabilir. Bu yardımlar, ölen kişinin sigortalı olup olmadığına ve prim gün sayısına bağlıdır.
4. Ceza Hukuku Süreci
Trafik kazasına sebebiyet veren kişinin kusurlu olması durumunda, ölen kişinin ailesi, bu kişinin cezai sorumluluğunun tespiti için savcılığa suç duyurusunda bulunabilir. Suç duyurusunun ardından savcılık, olayın tüm yönleriyle soruşturulmasını başlatır. Soruşturma sürecinde kazanın meydana geliş şekli, kusur durumu, tanık ifadeleri, olay yeri incelemeleri ve teknik raporlar dikkatli bir şekilde incelenir.
Trafik kazasının meydana geldiği yer trafik polisleri tarafından detaylıca incelenir, Kazanın nasıl gerçekleştiği, trafik kurallarına uyulup uyulmadığı gibi faktörler değerlendirilir. Kazaya şahit olmuş tanıkların ifadeleri alınır. Tanıkların gözlemleri, kazanın nasıl meydana geldiği konusunda önemli bilgiler sağlar.
Tazminat Oranını Belirleyen Kriterler
1. Ölen Kişinin Yaşı
Kişinin öldüğü tarihteki yaşı, ölümden sonraki hayatının kaç yılının kazada kaybedildiğini belirlemek ve hesaplamak için kullanılır. Ölen kişinin daha genç olduğu kazalarda, yaşam süresi daha uzun olacağı için tazminat oranı genellikle daha yüksek olur. Bu, genç yaşta kaybedilen bir bireyin, ailesine ve sevdiklerine uzun yıllar boyunca maddi destek sağlayabileceği varsayımına dayanmaktadır.
2. Doğum Yılı
Doğum yılı, kişinin yaşam beklentisi ve çalışabileceği süreyi belirlemek için dikkate alınır. Bu faktör, kişinin yaşadığı dönemdeki ortalama yaşam süresi ve çalışma koşulları ile ilgili istatistiklerle ilişkilendirilmektedir.
3. Kazadaki Haklılık Payı
Kazadaki haklılık payı, tazminat oranını etkileyen oldukça önemli bir faktördür. Eğer trafik kazasında ölen kişi kazada tamamen veya büyük ölçüde kusurlu ise, tazminat oranı kusur oranına bağlı olarak daha düşük olabilir. Örneğin, ölen kişi kazada asli kusurlu ise, tazminat miktarı buna göre azaltılabilir. Bu durum, adil bir tazminat hesaplaması yapılması için önemlidir.
4. Ölen Kişinin Kazancı
Ölen kişinin kazanç seviyesi, tazminat oranının belirlenmesinde önemli bir rol oynar. Maaş miktarı, ölen kişinin ailesine sağladığı maddi katkının bir göstergesidir. Yüksek maaşlı bir bireyin ölümünde, ailesine sağlanan maddi destek de yüksek olacağı için tazminat oranı daha yüksek olabilmektedir.
5. Pasif Çalışma Yılı
Pasif çalışma yılı, ölen kişinin emekli olduktan sonra da ekonomik olarak aktif olup olamayacağını ve aileye maddi katkıda bulunup bulunamayacağını gösterir. Bu süre ne kadarfazla olursa, tazminat oranı da o kadar yüksek olur. Örneğin, emeklilikten sonra çalışmaya devam eden bir bireyin ailesine sağladığı destek, pasif çalışma yıllarının hesaplanmasında dikkate alınır.
Bu kısmı özetlemek gerekirse; Ölümlü trafik kazalarında tazminat oranı, ölen kişinin yaşı, doğum yılı, kazadaki haklılık payı, maaşı ve pasif çalışma yılı gibi faktörler göz önünde bulundurularak belirlenir. Bu belirlenen tazminat miktarı, trafik kazasında ölen kişinin ailesi ve sevdiklerine hayatlarını devam ettirmek için gerekli olan mali desteği sağlamayı amaçlamaktadır. Tazminat hesaplamaları, adaletin sağlanması ve ailelerin ekonomik olarak desteklenmesi açısından büyük önem taşır. Bu süreçte, trafik kazasında ölen kişinin ailesinin haklarının tam olarak korunabilmesi için uzman bir avukattan faydalanmak oldukça iyi bir tercih olacaktır
Kimler Trafik Kazasında Ölen Kişi Üzerinden Tazminat İsteyebilir?
- Eş ve Çocuklar: Ölen kişinin eşi ve çocukları, Türk Medeni Kanunu’na göre kanuni mirasçıları olarak ölen kişinin ölümü nedeniyle maddi ve manevi zararlarının tazmin edilmesini talep edebilirler.
- Veliler: Ölen kişinin eşi ve çocukları olmadığı durumlarda, ölen kişinin anne, babası veya bakmakla yükümlü olduğu velileri tazminat talebinde bulunabilir.
- Kardeşler: Eğer ölen kişinin eşi, çocukları veya velileri yoksa, kardeşler ölüm nedeniyle tazminat talep edebilirler. Ancak bu durumda tazminat miktarı genellikle daha sınırlı olabilir.
- Mirasçılar: Ölen kişinin başka mirasçıları varsa, onlar da ölen kişinin trafik kazasında yaşadığı maddi zararlar için tazminat talep edebilirler.
Tazminat talebinde bulunacak kişilerin ölüm nedeniyle oluşan zararları ispatlamaları gerekebilmektedir. Bu zararlar genellikle ölen kişinin gelir kaybı, trafik kazasında ölen kişi hemen ölmediyse tedavi masrafları, cenaze masrafları, destekten yoksun kalma tazminatı gibi konuları içerebilir.
Trafik Kazasında Ölen Kişinin Ailesinin Hakları Doğrultusunda Nasıl Dava Açılır?
Ölümlü trafik kazaları dünyanın her yerinde yaygın bir sorun haline gelmeye başlamıştır. Trafik kazalarının sonuçları genellikle ciddi yaralanmalara hatta ölümlere yol açar. Bu tür bir kaza sonucunda hayatını kaybeden bir kişi için adaletin sağlanması ve tazminat taleplerinin karşılanması oldukça önemlidir. Bu nedenle dava sürecinin iyi ilerletilmesi gerekmektedir.
Öncelikle, bir ölümlü trafik kazası davası açabilmek için dava hakkına sahip olan kişilerin belirlenmesi gerekmektedir. Ölen kişinin eşi, çocukları, ebeveynleri veya kardeşleri gibi yakın akrabaları, ölüm nedeniyle dava açma hakkına sahiptir. Bu kişiler, trafik kazasının sebep olduğu ölümlü davanın yasal temsilcileri olarak hareket etmektedirler.
Dava açma sürecinde, öncelikle trafik kazasının gerçekleştiği yerdeki polis birimine başvurarak kaza raporu alınması gerekmektedir. Kazanın detaylarını içeren bu rapor, davanın temel kanıtlarından biridir ve mahkemelerde delil olarak kabul edilmektedir. Ayrıca, kazanın meydana geldiği yerdeki güvenlik kameraları veya görgü tanıklarının ifadeleri gibi diğer deliller de oldukça önemlidir.
Bu bağlamda alanında uzman bir avukattan danışmanlık almak oldukça önemlidir. Avukat, ailenin haklarını korumak ve tazminat talebinde bulunmak için gerekli adımları atacaktır. Avukatla yapılan danışma toplantısında, ailenin kaza sonrası durumu değerlendirilir, davanın olası sonuçları hakkında bilgi verilir ve izlenecek strateji belirlenir. Sonrasında Avukat, trafik kazasının detaylı bir şekilde incelenmesi için gerekli delilleri toplar. Bu deliller arasında kaza raporu, tanık ifadeleri, polis raporu, kamera kayıtları, olay yeri incelemesi raporu gibi belgeler yer alır. Bu deliller, kazanın nasıl meydana geldiğini ve kusur oranlarını belirlemek için kullanılır. Sonrasında mahkeme süreci başlar. Mahkeme süreci, davanın incelenmesi, tarafların dinlenmesi, delillerin değerlendirilmesi ve mahkeme tarafından kararın verilmesi aşamalarını içerir. Mahkeme, tarafların savunmalarını alır, delilleri değerlendirir ve kararını açıklar. Karar, trafik kazasında ölen kişinin ailesinin lehine sonuçlanabileceği gibi aleyhine de sonuçlanabilir. Eğer mahkeme kararı trafik kazasında ölen kişinin ailesinin lehine ise, tazminatın tahsili için gerekli işlemler yapılır. Karşı tarafın sigorta şirketi veya diğer kaynakları, mahkeme kararının uygulanmasını sağlamakla yükümlüdür.